TARİHİ GERÇEKLER SULTAN ABDÜLHAMİT HAN
21.02.2021
-
Nerdesin Şevketlim Sultan Hamîd Hân
Feryâdım varır mı bârigâhına
Ölüm uykusundan bir lahzâ uyan
Şu nankör milletin bak günâhına21 Eylül 1842 tarihinde dünyaya geldi. Babası Abdülmecid, annesi Tîrimüjgân Kadınefendi’dir. On bir yaşında annesini kaybettiği için, babasının emriyle, hiç çocuğu olmayan Piristû Kadınefendi kendisine analık etti. Özel hocalar tayin edilerek eğitildi. Gerdankıran Ömer Efendi’den Türkçe, Ali Mahvî Efendi’den Farsça, Ferid ve Şerif efendilerden Arapça ve diğer ilimleri, Vak‘anüvis Lutfi Efendi’den Osmanlı tarihi, Edhem ve Kemal paşalarla Gardet adındaki bir Fransız’dan Fransızca öğrendi.
Osmanlı İmparatorluğu’nun 34’üncü padişahı ve 113’üncü İslam halifesi olmuştur.Abdülhamid han 33 yıllık hükümdarlığı boyunca Osmanlı topraklarına birçok hizmette bulunmuş,devlet ve hilafet mührünü abdestsiz basmayacak kadar güzel bir İslami hayat yaşamıştır.Hatta uykudan uyandığı zaman yastığının yanında bulunan tuğla ile teyemmüm yapmış, daha sonra abdest alacağı mekana gitmiştir.Neden bu şekilde davranıyorsun diye soranlara ya abdest alacağım yere varamadan ölüm bana ulaşırsa ne yaparım diye cevap vermiştir.
Osmanlı tarihinin en dikkat çekici simalarından biri olan Sultan İkinci Abdülhamid Han hakkında yazılanların bir kısmı tamamen hayal mahsulü, bir kısmı da taraflı yayınlardır. Osmanlı Devleti’nin en kritik bir devrinde otuz üç yıl hükümdarlık yapmış bir padişah için ağır ithamlarda bulunanların sayıları gittikçe azalmakla birlikte, yapılan ağır suçlamalar, iftirâlar ve hakâretler entelektüel kesimde tesirini hâlen muhafaza etmektedir. Devletin çöküşünü otuz sene geciktirdiği, eğitimden sanat ve imara kadar yaptığı yenilik ve hizmetlerle, devlet ve millete şeref ve itibar kazandırdığı bilindiği halde böyle bir düşmanlığın sürüp gitmesinde peşin hüküm kadar art niyetlilik de söz konusudur.
Siyasî icraatlarına dair çarpıtılanların daha fazlası şahsî hayatı hakkında da görülen Sultan İkinci Abdülhamid Han, saltanatı müddetince, milyonlarca kilometrekare toprağa sahip bir ülkede, eğitim, kültür, sanat, mimari, askeri teşkilat, sağlık, iktisat, bilim ve teknoloji sahalarında yaptığı yenilik ve hizmetlerle ülkesine refah ve huzur getirmiştir. Düşmanlarının bile “siyasi bir deha” demekten kendini alamadığı bu sultanın devri, yakın tarihimizde bilinmesi gereken mühim teferruatlar ihtiva ediyor.
Özellikle Ermeni isyanlarını bastırırken kullandığı yöntemler sebebiyle Batılı tarihçiler ve muhalifleri tarafından "kızıl sultan" diye anılmıştır. Diğer taraftan taraftarları onu "ulu hakan" gibi yüceltici lakaplarla anarlardı.
Önceleri İttihat ve Terakki Fırkası içinde Abdülhamid’e karşı olan filozof Rıza Tevfik ve Süleyman Nazif, sonradan duymuş oldukları pişmanlıklarını şiirleri ile dile getirmişlerdir.
Kızıl Sultan iddiası, Albert Vandal adlı bir Fransız yazar tarafından ortaya atılmıştı. Atılış sebebi, Abdülhamid’in Ermeni isyanlarını bastırtmış olmasıdır. Başta İngilizler ve Fransızlar olmak üzere Ruslar tarafından Avrupa kamuoyunda Abdülhamid’in kan dökücü, zalim bir padişah olduğu yazıldı ve karikatürler çizildi.
Abdülhamid han tam bir proje insanıydı.Haliç ve Boğaziçi için köprü projeleri hazırlatmış fakat gerçekleştirilememiştir. Yemen demiryolu fikri projelendirilmiş ve ihalesi yapılmışsa da İtalya’nın Yemen’deki Cibana limanını topa tutması üzerine iptal edilmiştir. Yerli bir girişim olan Hicaz Demiryolu projesi ise hayata geçirilmiş, Batılı devletlerin yüreğini hoplatmıştır. Aynı zamanda sirkeci garını ve Haydarpaşa garını kendisi yaptırmıştı.
Abdülhamid han’ın yıllardır düşlediği bir projesi vardı. Bu proje; İslâm Alemini atardamarlar gibi birbirine bağlayacak olan ve hayalleri zorlayan Hicaz Demiryolu Projesiydi. Abdülhamid Han’ın, Arap Yarımadası’nda Osmanlının siyasi hakimiyetini pekiştirmek, mukaddes toprakları ziyaret etmek isteyen Müslümanları tehlikelerden korumak ve en önemlisi de Hac yolculuğunu kolaylaştırmak için hazırlattığı Hicaz Demiryolu Projesi; bütün devlet erkânı ve ihtisas sahibi insanlar tarafından gerçekleştirilmesi imkansız bir rüya gibi algılanır.Abdülhamid Han ise ellerini açıp semaya; Cenab-ı Hak (cc) ve Peygamber Efendimizden (sav) bu hayırlı projenin gerçekleşmesi için yardım ister. Hicaz Demiryolu’nun inşaası için emir verir. Emrin ardından, Cezayir’den Tunus’a, Güney Afrika’dan Amerika’ya, Hollanda’dan Singapur’a, Rusya’dan Çin’e, Fas’tan Mısır’a, Hindistan dan Cava ya, Sudan dan Balkanlar a, Kıbrıs tan Viyana ya, Almanya dan Bosna ya, Fransa dan İran a kadar bütün Müslüman halklardan yardımlar yağmaya başlar. Bu yardımların arkasından Osmanlı neferleri ile Mühendislik Mektebi öğrencileri kolları sıvar.Abdülhamid Han, siyasi dehâ olduğunu ispatlıyor1 Eylül 1900 tarihinde temelleri Şam’da resmî bir törenle atılan Hicaz Demiryolu Projesi, Avrupalılar tarafından "başarılması imkânsız fantezi" olarak dünya kamuoyuna lanse edilse de, Müslümanlar tarafından büyük bir teveccüh görerek desteklenir.Daha ilk yıllarda bağışların tutarının 20 milyon frangı bulması, Batı medyasının da gözlerini buraya çevirmesine ve bu konuyu sürekli gündemde tutmasına sebep olur.Rumeli, Anadolu, Bağdat, Kahire ve Kudüs Demiryolları’nı, Fransız, Alman ve İngilizlere inşa ettiren Abdülhamid han "Gül Yurdu"na varacak olan Hicaz Demiryolu’na gayr-ı müslim teri akmasına gönlü razı olmaz ve bu projeyi bizzat öz kaynaklardan yaptırır. "Mukaddes Yolculuk" adıyla anılan Hicaz Demiryolu Projesi nde, 7500 Osmanlı askeri, maaşlı ve 1 yıl erken terhis edilecek statüde çalıştırılır.Demiryolu’nun inşaatında, amele-i mükellefe denilen yöre halklarının yanı sıra Avrupalı ustalar da çalıştırılır.Resulullah’ı rahatsız etmemek için...Cennetmekân Sultan Abdülhamid Han, Hicaz Demiryolu’nun inşaasında Medine-i Münevvere nin 20 kilometre yakınına gelindiğinde Peygamber Efendimiz rahatsız olmasın diye Medine’nin merkezine kadar raylara keçe döşetir ve trenin raylar üzerinden geçmesi ile çıkacak sesler engellenir.
Sultan Abdülhamid Han, saltanatının ilk yıllarında (1880-1895) Filistin’e yerleşmek ve ileride o bölgede bir devlet kurmak isteyen Yahudilerin göçünü engellemek amacıyla iradeler ve fermanlar yayınlayamak suretiyle tedbirler almış, Saltanatının ikinci evresini teşkil eden (1895-1909) yıllarında ise Siyonistlerin Filistin’e toplu göçleri karşılığında bir takım vaatlerine karşı çıkmıştır. Sultan Abdülhamid “Yahudilerin Filistin’e yerleşmesini kabul etmek dindaşlarımızın ölüm fermanını imzalamaktır” diyerek sanki olacakları görmüştür. Sultan Abdülhamid, Kudüs ve çevresine özel önem vermiş, o bölgede yabancılara toprak satışını engellemiştir. Sultan Abdülhamid’i tahttan indiren İttihat ve Terakki mensupları devlet idaresindeki hassasiyeti kavrayamamışlar ve Filistin’e Yahudi göçünü serbest bırakmışlardır. Yaptıkları hataların farkına varan Enver Paşa “Yaptığım bütün her şeyin hesabını verebilirim, fakat bizim en büyük hatamız Sultan Abdülhamid’i anlayamamak ve Siyonizm’e alet olmaklığımızdır” diyerek acı pişmanlığını dile getirmiştir. Osmanlı Devleti’nin en zor döneminde maddi olarak Osmanlı’yı kalkındıracak tekliflerde bulunan Siyonist heyeti, huzurundan kovan ve her ne pahasına olursa olsun Filistin’den toprak sattırmayan Sultan Abdülhamid Han için Filistin Dışişleri Bakanlığı yapmış Refik Şakir En-Nedşe “Sultan Abdülhamid Filistin için tahtını keybeden hükümdardır” ifadesini kullanmaktadır. Siyonistler karşısında Abdülhamidî bir duruş sergileyen Sultan Abdülhamid Han için bugün Filistinliler, Sultan Abdülhamid ismini zikrettiklerinde sonunda r.a.(radıyallahu anh) Allah ondan razı olsun demektedirler.Hasılı kelam gerek İslam alemine gerekse Osmanlıya 33 yıl hizmet etmiş,hiçbir Osmanlı evrağını abdestsiz imzalamamış,bir karış toprağın verilmesine razı olmamış,bir Allah dostu’dur.Mekanın cennet olsun.
Dîvâne sen değil, meğer bizmişiz,
Bir çürük ipliğe hülyâ dizmişiz.
Sade deli değil, edepsizmişiz.
Tükürdük atalar kıblegâhına.Sonra cinsi bozuk, ahlâkı fena,
Bir sürü türedi, girdi meydana.
Nerden çıktı bunca veled-i zinâ?
Yuh olsun bunların ham ervâhına!Lakin sen sultanım gavs-ı ekbersin!
Ahiretten bile himmet eylersin.
Çok çekti şu millet murâda ersin,
Şefaat kıl şâhım medethâhına...Yorumlar
Ferhat Aksu21.02.2021 - 14:16Çok teşekkür ederim Allah razı olsun devamı bekliyoruzHacı Ali Alaş21.02.2021 - 13:08Diline sağlık hocam ...
Yorum Yaz
Diğer Yazılar
İZZETTİN DOĞAN
Endonezya’nın Müslüman oluşu
20.01.2021
Endonezya Nasıl Müslüman Oldu? .......... Kendi halinde bir tüccardı. Bir gün kumaşları gemiye yükledi. Endonezya ya gitti oraya yerleşti. İşini orada devam ettirdi. Kumaşları kaliteliydi. Tam da halkın aradığı cinstendi. Kendisi de kanaat sahibi bir insandı. Kazancı az olsun temiz olsun düşüncesindeydi. Bir gün geç geldi iş...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
NOEL
20.12.2020
İslam da bazı değerler vardır ki bunlar ya Kur’an’ı kerim’den alınır ya da Rasül-i Ekrem nebiyi muhterem hazretlerinden alınmıştır.Ve bunlara bağlı olarak sahabeyi kiram ve mezhep imamlarımız yol gösterici olara...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
KORONA GÜNLERİ
22.11.2020
Hayat ikliminde yoğrulduğumuz şu günlerde korona ile yatıp koronayla kalkıyoruz.Tabi ki hepsi hayat mücadelesi.Dünya dediğimiz yer bugün varın yarın yok olmanın dünyası.Onun için bu kadar karamsar olmaya, bu kadar kendimizi ümitsizliğe sevk etmeye...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
MEVLİT KANDİLİ
27.10.2020
Doğumu âlemlere nur, huzur ve sürür getiren Peygamberimiz Hazret-i Muhammed’in mevlid kandilini, rebilevvel ayının 12. günü bir defa daha idrâkle müşerref olacağız....
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
BATI’NIN GETİRDİĞİ DEMOKRASİ
11.10.2020
Batı diye tabir ettiğimiz Ülkeler,kendisinden zayıf halka olarak gördüğü Ülkelere demokrasi götürmeyi bir görev addeder.Batı’nın demokrasi götürdüğü Ülkelere örnek olacak bir çok Ülke mevcut...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
ÖRNEK HAYAT
28.09.2020
Alemlere rahmet olarak gönderilen iki cihan güneşi Efendimiz Hz.Muhammed’in hayatında örnek almamız gereken çok önemli noktalar bulunmaktadır....
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
YOK OLAN AİLE
06.09.2020
Toplum yapısını oluşturan en temel unsur ailedir. Aile; akraba...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
ZAMANIN ÖNEMİ
24.08.2020
Her dinin,milletin kutsal veya diğer zaman dilimlerinden farklı kabul ettiği kendine özgü belirli gün ve ayları vardır.Hazreti Allah kuranı kerimde yerlerin ve semavat’ın yaratıldığı günden bu tarafa ayların sayısının oniki olduğunu belirtmektedir.Yüce dinimiz İslam’da da bu tür gün,gece ve aylar vardır.Şüphesiz insan ...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
AYASOFYA
25.07.2020
İstanbul denilince aklımıza;Peygamberler şehri,Sahabeyi kiram şehri gelir.Bir çok Evliyaullahı misafir eden kadim şehir gelir.Peygamber efendimizin “İstanbul elbette fetho...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
Hayat işte
05.07.2020
Simit almak için sıraya girdim. Sıra çok kalabalıktı. 20 dakika kadar sırada kaldım.Hemen önümd...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
AKILLANMAYAN BİR TOPLUM
27.06.2020
Hazreti Allah’ın insanları yaratmasında ki gaye;bana ibadet etsinler.Fakat insanoğlu kulluk vazifesini yerine getirirken;azıtınca,sapıtınca ve yoldan çıkınca Hazreti Allah o insanları doğru yola iletmek üzere bir takım peygamberler göndermiş.bu peygamberlerin yegane gayesi bataklığ...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
GÖNÜL ALMAK
07.06.2020
Bilerek bir gönül yıkmışsan eğer Ön safta secdeye gitsen ne yazar Mazlumun sırtına çıkmışsan eğer ...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
ANNE HAKKI ÖDENMEZ
10.05.2020
Anne hakkı ödenmez Sevmeye ömür yetmez Bütün dünya benim olsa, ...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
YENİ YİNE YENİDEN RAMAZAN
25.04.2020
Yeniden bir ramazan ayına girmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Evveli rahmet ortası mağfiret sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan bir ay. ...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
ZALİM
12.04.2020
İnsanoğlunun yasadığı bir hayat vardır. Bu hayatı yaşarken kendi doğruları çizgisinde hayatını devam ettirmeye çalışır.İnsanın dünyaya gönderiliş gayesi kulluk vazifesini yerine getirm...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
Bir Devrin battığı yer
17.03.2020
Tarihimize altın harflerle yazılan Çanakkale zaferi geri dönmeyi düşünmeyenlerin zaferi olarak Tarih...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
NERDE O ESKİ GÜNLER
19.02.2020
Bizler 15-20 sene önce iyiydik.Komşu komşuyla konuşurdu,Arkadaş arkadaşı tanırdı,Akraba akrabaya ihanet etmezdi. Ama bugün sosyal siteler bizi birbirimizden ayırdı.Selam verenin selamını sosyal medyadan cevaplar olduk.Misafirlerimizi...
Devamını GörİZZETTİN DOĞAN
Şehit Kamil
21.01.2020
21 Ocak 1920 Cuma günü, 14 yaşındaki Mehmet Kâmil’in Fransız askerleri tarafından hunharca şehit edildiği gündür.ve anteb’in ilk şehididir.Fransız askeri Mehmet Kâmil’in annesinin önünü kesip peçesini açmak istediler. Mehmet Kâmil’in annesi bir yandan bağırıyor bir yandan da peçesini açmak isteyen Fran...
Devamını Gör
-
AŞIK MAHCUBİ' IN MUTLU GÜNÜ ...
AŞIK MAHCUBİ'MUTLU GÜNÜ Kilisli aşık mahcubi oğlu fatih classis ga ...
-
TÜRKMEN TEKİN ABLAMIZ TANKIN ALTINDA ŞEH ...
Esenlerde 3 çocuk annesi Türkmen Tekin ablamız : Kansa kan, cansa can. Yeter ki ...
-
MOTORSİKLET' İN ÇAPTIĞI VATANDAŞ CEVDET ...
İstiklal dügün salonunu yanında motosikletin çaptığı cevdet aslan kaldırıldığı 2 ...
- Tolga yöntem >>> SORUYORUM KENDİME PEKİ BEN NE YAPIYORUM
- Yasemin >>> SORUYORUM KENDİME PEKİ BEN NE YAPIYORUM
- Beyza >>> SORUYORUM KENDİME PEKİ BEN NE YAPIYORUM
- Elif nur yeşilova >>> SORUYORUM KENDİME PEKİ BEN NE YAPIYORUM
Yazarlarımız
Haberler

BEYOĞLU’NDA ÇOCUKLARIN KAVGASINA A ... 06/03/2021
...

KADIKÖY’DE PİSKOLOĞA SİLAHLI SALDI ... 06/03/2021
...

BAĞCILARDA YEŞİLAY HAFTASINDA GENÇLERE T ... 06/03/2021
Yeni hizmet binası konferans salonunda gerçekleşen programa gençl ...

KAĞITHANE’DE KUAFÖR GÖRÜNÜMLÜ KUMA ... 06/03/2021
Dünyayı etkisi altına alan k ...
BAŞKAN VEKİLİ TUTUK “ KADINLARIMIZ BELİR ... 06/03/2021
...

PENDİK’TE FECİ KAZA FRENİ BOŞALAN ... 06/03/2021
...

FATİH’TE İKİ AKRABA ESNAFIN MÜŞTER ... 06/03/2021
...

ARNAVUTKÖY’DE FABRİKA BEKÇİSİNE Pİ ... 06/03/2021
...

RUSYA YİNE FIRAT KALKANI BÖLGESİNİ FÜZEL ... 06/03/2021
...

Yemen’de son durum: ... 06/03/2021
...