İpek Yolu Haber Ajansı

ALİ TEKİNTÜRE, ALİ KIZILTUĞ, MAHİR GÜLER(KULÂNİ) ARDINDAN

       Ölüm, her kapıyı çalacaktır bir gün, belki biraz geç belki de daha da erken. Nice peygamberler gelmiş, yaşamış yüce yaratanın verdiği ömrü bitirmiş ve öbür dünyaya göç etmişler. Bizler ki daha zayıfız, günah doluyuz ve bir gün bizler de her şeye rağmen doymasak da bu fâni dünyadan Rabbimizin verdiği ömrü bitirip gönülsüz de olsak gideceğiz…

      Kimileri ölür ardından birkaç gün yas tutulur, belki senesinde bir yemek verilir… Sonra evlatları malını yer ve unuturlar. Hayırlı evlatları varsa da -az da olsa da böyleleri var- belki bir nesil anar, duasını yapar, hayır yemeğini çıkarır. Sonraki nesil ne yazık ki unutur gider. Böyle gelmiş, böyle gitmiş bu acımasız düzen…

      Ama bazıları var ki değil seneler, asırlar bile geçse unutulmazlar her dönemde, her çağda yaşıyor gibi yaşar, yaşatılırlar âdeta. Mevlâna, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal gibi… İşte bazıları var ki yüreğindeki güzelliği mısralara döken ve içindeki insan sevgisiyle yazdıklarını paylaşan değerli üstatlar… Bunlar asla unutulmazlar…

       Günümüzde de çok güzel yazan, bilgisini, zengin duygusuyla birleştirip paylaşan ve örnek olan, feyiz veren güzel yürekler var. Hak ettiği kıymetini veremesek de onlar ha bire üretir, paylaşır, bizlere de bu yolda ışık ve örnek olurlar, geleceğe binlerce eser bırakırlar.

       Bazen yaşayan sanatkârlarımızın değerlerini bilmiyoruz, onları kaybettikten sonra farkı fark ediyoruz ama iş işten geçiyor. Kişiler yaşarken kıymet verilmeli, değeri bilinmeli toplum ve medya üstüne düşeni yapmalı kesinlikle. Özellikle medya camiası, takibini iyi yapmalı, medya maymunlarını ha bire öne çıkartıp şöhrete kavuşturanlar, işin mutfak kısmını da incelemeli. Asıl onlara ilgi duyulmalı, onlar araştırılmalı, hak ettiği değer, asıl emek verenlere verilmeli… Maddi manevi bu kişiler yüreklendirmeli, ödüllendirilmeli.

      Önce sanatçı sanatçıya sahip çıkmalı, hep eksiğine odaklanmadan artısını görmeli takdir etmeli, motive etmeli, sonra toplum ve ilgili merciler de sanatçıya sımsıkı sarılmalı ve hayattayken bu ilgi, sevgi, saygı özel hayatına değil sanata olan katkısına yönelmeli. Öldükten sonra verilen ödüller, değerler biraz buruktur ve acı kokar. Vicdan rahatlatmak gibi oluyor işte öldükten sonra ödüllendirmek. Ali Tekintüre’nin cenazesi, TV'de gördüğüm kadarıyla çok kalabalıktı, sevenleri sevgilerini, saygılarını göstermeye yarışıyor gibilerdi. Özellikle müzik piyasasında çok ünlü olan isimler onun sözleri sayesinde ünlü olduk, zirve yaptık, para kazandıklarını deseler de ne yazık ki Ali Tekintüre hayattayken bunu dile getirmediler, hep kendilerini düşündüler, çıktıkları TV programlarında boy gösterdiler. Maddi manevi düşünülmeli emek verenler kesinlikle. Ali Tekintüre, babacan bir yürekte Anadolu erkeği, evladını çok seven fakat edebinden, töresinden dile getirmeyen, yüreğinde saklayan güzel yürekli bir sanatçı...

        İşte geçen hafta içinde kaybettiğimiz üç büyük değer: 13 Aralık Ali Kızıltuğ, 15 Aralık Ali Tekintüre, 15 Aralık Mahir Güler (Kulfâni). Bu büyük üstatlar yazdıklarıyla unutulmazlar, bizlere, gelecek nesle ışık olurlar, örnek olurlar…

       Her gün kıymetini bilmediğimiz, kaybettiğimiz asra damgasını vuracak kişileri kaybediyoruz. Yaşarken kıymetini bilip onurlandırmak, gururlandırmak, o hassas yüreği üzmemek, toplum olarak hepimizin görevi olmalı, yüreklendirilen her yürek daha verici, daha kalıcı eserlere imza atacaktır…

      Ali Tekintüre büyük bir üstat, binlerce esere imzasını attı. Ömrünü sanatına verdi âdeta, her gün yeni eserleri yazarak birçok sanatçıyı ünlü yaptı ya da ününe ün kattı. Gündemde olan birçok sanatçının çıkardığı albümlerin ismine yazdığı güfteleriyle hayat verdi. Şarkıları filmlere konu oldu, isim oldu. Özellikle 1975 ve 1990 arası yazdığı sözler müzik piyasasında zirve yaptı.

   Birçok sevdaya dil oldu, sevdaları ölümsüzleştirdi. Halkın içinden yaşayan, mütevazı kişiliğiyle sevilip sayılan değerli kişilik Ali Tekintüre her kesimden, her duygudan etkilendi toplumun duygularına gönül verdi, yaşanan duyguları kaleminin ustalığıyla birleştirdi ve o sihirli mısralarıyla bizlere yol gösterdi.

    Ali Tekintüre askerlikte yazdığı şiiri,‘‘Tanrım Beni Baştan Yarat'' parçası ile müzik piyasasına girdi.  Muzaffer Özpınar bu sözleri besteledi bu güzel parçası bestecinin bile daha ünlü olmasını sağladı ve Emel Sayın'ın bu parçasını okumasıyla müzik dünyasına Ali Tekintüre hızlı bir giriş yaptı ve eserleri arka arkaya geldi…

‘‘Acı Gerçekler'' parçasını İbrahim Tatlıses'in okumasıyla müzik piyasasına bomba gibi düştü, daha sonra ‘‘Kalbini Mahşere Götür'' parçasını Müslüm Gürses, arkasından

‘‘Benim İçin Üzülme''  şarkısı Bergen ve Funda Arar tarafından çok geniş kitlelere duyuruldu, sevildi. ‘‘Canım Dediklerim'' şarkısını İbrahim Tatlıses ve Müslüm Gürses okudu, yürekleri titrettiler. ‘‘Senden Vazgeçmem' Müslüm Gürses, ‘‘Seni Yakacaklar'' Mine Koşan, İbrahim Tatlıses, Gönül Akkor tarafından okundu. ‘‘Büyük Aşkımız''ı Orhan Gencebay okudu ve geniş kitlere ulaşıldı. Daha birçok eser arka arkaya geldi, dillere destan oldu…

   25 eseri filmlere konu oldu, senaryoya dönüştürüldü, isim oldu, şarkıları 500'den fazla filmde okundu. 

Müslüm Gürses, Güldür Yüzümü'yü 1985 yılında seslendirdi. 1996'da Topraktan Bedene, Gitme, Evlat gibi şarkılarının sözleri yürekleri titretti, her mekânda çalınıp söylendi.

Yaklaşık bin eseri filimde okundu. Muhteşem bir kişilik, muhteşem bir kalem…

 

ŞAİRİMİZİN HAYATI

 

1953 yılında Adıyaman Besni'de doğdu. İlkokul son sınıftayken İstanbul'a geldi.1970'ten sonra özellikle arabesk müziğinde yazdığı sözlerle bir çığır açan Türkiye'de o dönemler gündemde olan her sanatçıya yazdığı sözler sanatçıyı ön plana çıkardı. Askerdeyken yazdığı "Tanrım Beni Baştan Yarat" şiiri daha sonra Muzaffer Özpınar tarafından bestelendi ve Emel Sayın'ın parçayı okumasıyla Ali Tekintüre de tanınmaya başladı. Yazdığı "Gitme" (Yavuz Taner bestelemiştir) parçası 1987'nin en meşhur parçalarından biri oldu. Yaklaşık 1500 eseri kaset ve CD'lerde okundu. 400 eseri sinema filminde yer aldı. 30 eserinin adı sinema filmlerinde kullanıldı.

Ayrıca 1 tanesi Long Play olmak üzere toplam 11 şiir albümü vardır.

 

ALİ TEKİNTÜRE'NİN EN BİLİNEN ŞARKILARI

 

Bilinen şarkılarından bazıları: Tanrım Beni Baştan Yarat, Kadehi Şişeyi Kırarım, Gidecek Bir Gün (Aldanma Çocuksu Mahzun Yüzüne), Dilek Taşı, Sürünüyorum, Kırılsın Ellerim, Duyar mısın Feryadımı, Ağlıyorsam Yaşıyorum, Ne Fayda, Anadan Ayrı, Köşe Kapmaca, Düşünürken, Senden Vazgeçmem, Birisi, Kaderi Ben mi Yarattım (Bir ümit ver), Evlat, Aldana Aldana, Beklemek İbadet Kalmak Zulümdür, Gitme Yârim, Her Saat Başında, Tiryaki, Acı Gerçekler, Hepsi Geçer, Seni Yakacaklar, Canım Dediklerim, Benim İçin Üzülme, Elimde Fotoğrafın, Kahrolayım, Ümitlerim Bitince Gel, Gurbet Yolu, Akşamcı, Güldür Yüzümü, Tövbe Ettim, Aklı Yok, Bir Kadın Tanıdım…

 

USTA İSİMLER ALİ TEKİNTÜRE ŞARKILARINI OKUDU

 

Eserlerini okuyan sanatçılardan bazıları: "Bergen, Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, Bülent Ersoy, Muazzez Ersoy, Zeki Müren, Adnan Şenses, Emrah, Mahsun Kırmızıgül, Özcan Deniz, Gülden Karaböcek, Neşe Karaböcek, İbrahim Tatlıses, Cengiz Kurtoğlu, Ebru Gündeş, Sibel Can, Mine Koşan, Kâmuran Akkor, Gönül Akkor, Huri Sapan, Kibariye, Gülben Ergen…''

 

   Ali Tekintüre diğer birçok şair gibi yaşarken hak ettiği maddi ve manevi değeri görmedi. Onun yazdığı sözlerle zirve yapıp para kazanıp çıkış yapanlar gerektiği gibi sahiplenmediler. Çıktıkları binler TV programlarında ismini bile bazıları anmadı. Çıktıkları on programdan birinde bile yanlarında ekranlara çıkarsalardı belki daha çok farklı olurdu. Emek çok değerli… Değer verilmeli, maddi manevi desteklenmeli bu güzel, kıymetli şahsiyetleri düşünmeli, herkes üstüne düşeni yapmalı, vicdanlar sorgulanmalı, herkes taşın altına elini koymalı... Birazcık olsun ben gizlenmeli, biz açığa çıkmalı. Emeği hiçe sayılanlar bir gün öbür dünyada karşılığını Rabbim tarafından alırlar bence… 

Son röportajlarından birinde serveti sorulur büyük üstada: ‘‘Allah'a şükür canımın sağlığı… Başka ülkede olsaydım uçak filom bile olurdu.'' dedi. Gönlü zengin, mütevazı, zeki, çalışkan, ağır duruşlu adam gibi adam Ali Tekintüre işte

   Çocukluğumda ezbere bildiğim, sevdiğim, söylediğim birçok şarkının yazarı Ali Tekintüre ile 07.03.2015 tarihinde bir şiir programında tanıştım. Biz Adıyamanlı hemşehrilerini hemen sahiplendi, Adıyamanlı grubun yanına geldi. Güzel bir sohbetle bizlere bilgi paylaşımında bulundu ve doğal hâliyle hepimizi büyüledi. Daha sonra birkaç kez gördüğüm saygın, ender, güzel kişilik, hemşerim… Mekânın cennet olsun…

 

Haber :

FatmaÖzger BİLGİÇ

İpekyolu Haber/MERSİN

Yorumlar

Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yaz