Meta’nın popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp’a entegre edilen yeni yapay zeka aracı, kullanıcılar tarafından devre dışı bırakılamamasına rağmen "tamamen kullanıcı tercihine bağlı" olarak tanıtılıyor.

Uygulamanın sohbet ekranında beliren mavi renkli Meta AI simgesi, kullanıcıların yapay zeka destekli bir sohbet asistanına ulaşmasını sağlıyor. Ancak bu simgenin uygulamadan silinememesi sosyal medyada eleştirileri beraberinde getirdi.

WhatsApp yetkilileri BBC’ye yaptıkları açıklamada, kullanıcıların farklı seçeneklere sahip olmasının önemli olduğuna inandıklarını ve gelen geri bildirimleri dikkate aldıklarını ifade etti. Şirket, bu yeni özelliği WhatsApp’taki ‘kanallar’ ve ‘durum’ bölümleri gibi kalıcı içerik araçlarıyla karşılaştırdı.

Yeni yapay zeka özelliği sadece WhatsApp ile sınırlı değil; Meta’nın diğer platformları olan Instagram ve Facebook Messenger’da da benzer şekilde kullanıma sunulmuş durumda. Meta AI, şirketin geliştirdiği Llama 4 isimli büyük dil modeliyle destekleniyor. Kullanıcıların yapay zekaya doğrudan soru sormasına imkân tanıyan bir arama çubuğu da sohbetlerin üst kısmına eklenmiş durumda. Ancak bu özellik şimdilik sadece belirli ülkelerde aktif olarak kullanılabiliyor. Meta, tüm kullanıcılar için bu entegrasyonun zamanla devreye alınacağını belirtiyor.

WhatsApp, yapay zekayla gerçekleşen sohbetlerin yalnızca bu konuşmalarla sınırlı olduğunu ve diğer tüm mesajların uçtan uca şifreleme ile korunduğunu savunuyor. Buna rağmen, uzmanlar özellikle kişisel verilerin güvenliği konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Yapay zeka ve veri gizliliği konusunda çalışmalar yapan Dr. Kris Shrishak, Meta’nın kullanıcıları adeta bir deney malzemesi gibi gördüğünü öne sürdü.

Dr. Shrishak, “Yapay zeka kullanımı tamamen gönüllülük esasına dayanmalı. Meta, internetteki kişisel bilgilerle ve korsan yayınlarla modellerini eğitti. Şimdi bu konular yargı sürecine taşınmışken, şirketin yeni veri kaynakları aradığı açık” dedi.

The Atlantic’in yayımladığı bir araştırma, Meta’nın yapay zeka sistemlerini eğitirken korsan içerik barındıran LibGen (Library Genesis) gibi platformlardan yararlanmış olabileceğini ortaya koydu. Bu durum özellikle yazarlar arasında büyük tepkiye neden oldu. Hâlihazırda Meta’ya karşı bazı yazarlar tarafından açılan davalar devam ediyor. Şirket, söz konusu iddialar hakkında henüz bir açıklama yapmadı.

Birleşik Krallık Bilgi Komiserliği Ofisi (ICO) da gelişmeleri yakından takip ettiklerini duyurdu. Kurumdan yapılan açıklamada, "Yapay zeka uygulamalarında kişisel verilerin kullanımı ciddi bir sorumluluk gerektirir. Özellikle çocuklara ait veriler söz konusuysa, ek koruma önlemleri kaçınılmazdır" ifadeleri kullanıldı.

HAMZA ATALAY