İhtiyaç, Kaynak ve Bölüşüm Problemi
12.02.2021
-
Eğer ihtiyaçlar sınırlı ve kaynaklar sınırsız olsaydı iktisat bilimine gerek olmazdı. Tıpkı hastalık ve ölümün olmaması halinde tıp bilimine ihtiyaç duyulmayacağı gibi. Fakat insan ihtiyaçları sonsuz, dünya kaynakları ise sınırlıdır. Bu, ihtiyaç – kaynak ilişkisindeki ilk sorun ve iktisadın da ilk temel konusudur. İkinci en büyük sorun ise erişilebilir mevcut kaynakların mevcut nüfusa dağılımına ilişkin yakıcı sorundur ki bu sorun iktisat biliminin en büyük alanını oluşturmaktadır. İnsanlık tarihi boyunca nüfus ve kaynak dengesi hep sorunlu olmuştur. Bu sorun, su dolu bir kabın üstündeki yağ gibi bir fotoğraf üretmiştir. Su nüfusu, yağ ise kaynakları ifade eder. Suyun üstündeki yağ topakları homojen değildir. Bir yerde büyük bir topak, diğer bazı alanlarda orta ve küçük topaklar, bazı alanlarda çok küçük mikro damlacıklar bulunurken bazı alanlarda da hiç yağ bulunmamaktadır. Mevcut fotoğrafta topağın büyüklüğü ile sayısı ters orantılıdır. Topaklar büyüdükçe sayı azalmakta, küçüldükçe sayı çoğalmaktadır. Bu adaletsizlik karşısında iktisatçılar farklı teoriler geliştirmişlerdir.
İhtiyaçlar konusunda en popüler teori Amerikalı psikolog Abraham Maslow’un 1943 yılında ortaya attığı ihtiyaçlar hiyerarşisidir. “Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi” olarak bilinen bu teoriye göre insan ihtiyaçları fizyolojik ihtiyaçlar, güvenlik ihtiyaçları, ait olma ihtiyacı, saygınlık ihtiyacı ve kendini gerçekleştirme ihtiyacı olmak üzere beş aşamada gerçekleşir. Teori, mevcut aşamadaki ihtiyacını karşılayamamış olanın sonraki aşamada yer alan ihtiyacının olamayacağını kabul eder. Nitekim tasarrufun iktisattaki tanımı; ”ihtiyaçların öncelik sırasına göre temin edilmesi” şeklindedir. Maslow, ihtiyacın ilk aşamasını yaşayan bir bireyin aynı anda ikinci aşamadaki ihtiyacının olamayacağını iddia ederken aslında nüfus, ihtiyaç ve kaynak düzlemindeki adaletsizliğin gerçek bir adaletsizlik olmadığı sonucunu da üretmiş olmaktadır. Buna göre çok kaynağa sahip olanın ihtiyaçlar çok, az kaynağa sahip olanın ihtiyaçları ise azdır. Bu varsayıma göre ihtiyaçların karşılanması noktasında su üstündeki en küçük yağ damlacığı ile en büyük yağ topağı arasında herhangi bir fark ve adaletsizlik bulunmamaktadır, çünkü herkes ihtiyacını karşılayabilmektedir. Bunun tek istisnası ise mevcut aşamadaki ihtiyacını karşılayamayanlardır.
İngiliz iktisatçı Thomas Malthus ise fakirliğin bazı insanlar için kaçınılmaz olduğunu öne sürmüştür. Dünya nüfus hızının kaynak üretme hızından daha yüksek olması nedeniyle bazı insanların fakir ve talihsiz olmasının da doğal olduğunu ileri sürerek Darwin’i ve evrim teorisini etkilemiştir.
İktisadın babası olarak kabul edilen İskoç asıllı Filozof Adam Smith ise; piyasaları görünmez el teorisi ile açıkladı. Smith’e göre ekonomi ve piyasalarda her zaman doğal bir düzen bulunmakta ve buna yapılabilecek her türlü müdahale bu düzeni bozmaktadır. Filozof David Hume’un düşüncelerinden de etkilenen Smith, herkesin kendi çıkarı için hareket ettiğini ve bunun toplum yararına olduğunu, kendisi için en iyi olanını yapan bireylerin toplum için de en iyisini yapmış olacaklarını öne sürerek serbest piyasa ekonomisinin en önemli savunucularından oldu.
Görüşleri ile dünyayı ikiye bölen en etkili iktisat teorilerinden birini de Karl Marx ortaya atmıştır. Marx’’a göre ihtiyaç ve kaynak dengesinde denge bozucu en önemli faktörün emekçinin ürettiği değerden yararlandırılmamasıydı. Bu sorunu ve buna bağlı çözümü artı değer teorisiyle açıkladı. Buna göre emekçiler ürettikleri değer kadar değil, ancak yaşayabilecekleri kadar ücret alıyor ve ürettikleri değerin tamamını kaynak/sermaye sahipleri alıyordu. Sermaye sahipleri piyasa ihtiyacından daha fala üretim gerçekleştirirken çalışana ne ihtiyacı kadar ne de ürettikleri değer kadar ücret veriyordu. Halbuki üretilen değer işçinin hakkıydı. Karl Marx, serbest piyasa ekonomisine, sınıf ayırımı ve kapitalist ekonomik sisteme karşı çıkan ve teorilerini bilimsel temellere dayandıran en önemli iktisatçılardan biri olarak tarihteki yerini aldı. Marx ve Engels, ihtiyaç, kaynak ve bölüşüm sorununun işçilerin yapacakları devrimle çözüleceğini, kapitalist sistemin insan doğasına aykırı olduğunu, bu yüzden bir aşamadan sonra işçi sınıfının üretim araçlarını ele geçireceğini, burjuva sınıfının sona ereceğini, devletsiz, sınıfsız ve mülkiyetsiz bir toplumun oluşacağını, kapitalist sistemin bu aşamaları zorunlu kılacağını öne sürerek dünya tarihinin en farklı ve en radikal iktisat teorilerini geliştirdi. Bu teori, işçi sınıfı, köylü sınıfı, ezilen ve sömürülen proleterya için büyük ve beklenmedik bir umut oldu. Teorinin son aşaması bu güne kadar gerçekleşmese de dünya iktisat anlayışında çok ciddi sarsılmalara neden oldu. Marx, iktisadi düşünlerini yazdığı ciltler dolu kitaplarda en küçük ayrıntıları ihmal etmeden yazdı. Teoriyi pratize eden bu çalışmaları dünyanın en az yarısını etkiledi.
Kendi döneminin en önemli iktisatçılarından olan John Maynard Keynes, Adam Smith’in aksine piyasaların her zaman kusursuz işlemediğini, bu yüzden de kamu müdahalesinin zorunlu olduğunu savunarak kapitalizmin tıkanan damarlarından birini açmayı başardı. Nitekim 1929 krizinde Keynes’in iktisat politikaları uygulanarak kriz aşılabildi.
Neoklasik iktisatçıların en ünlü isimlerinden olan Irving Fisher, Firiedman ve onları takip eden diğer iktisatçılar miktarlar teorisini ortaya atarak niceliğin niteliği nasıl etkilediğini ortaya koydu. Fisher Denklemi olarak da bilinen bu teoriye göre para miktarındaki artış paradaki değerin azalışına ve enflasyonun yükselmesine neden olur. Fayda teorisini de geliştiren bu iktisatçıların görüşleri hala etkinliğini korumaktadır. Nitekim arz ve talep ilişkisi bu teori üzerinde şekillendi. Ne var ki Neoklasik İktisatçıların görüşleri 1929 krizini yönetemedi.
İslam ekonomi modeli ise; serbest piyasa ve özel mülkiyeti savunmakla birlikte kaynakların bölüşümü, tekelcilik, tüketicinin aleyhine işleyen stoklama, faiz, üretim ve tüketimde yaşanabilecek ihtiyaç fazlası israf konularında kamu müdahalesini zorunlu görmektedir. Esasen elinde güçlü bir sermaye bulunduran ve buna bağlı yüksek gelir elde edenler yoksulların sermaye ve gelirdeki paylarını sınırlamakla kalmıyor aynı zamanda yoksulun sermaye ve gelir elde etmek için gerekli koşulları da sınırlandırıyor. Güçlü sermaye sahipleri, rekabet, teknoloji, üretim araçları, üretim alanları ve üretim kaynaklarının çoğunu yönettiğinden çok çalışmak, doğru çalışmak, etkin ve verimli çalışmak yoksulların kalkınmasını sağlamaya yetmiyor. Yoksul ve güçsüzlere de ait olması gereken nötral ortam ve koşullar sermaye sahiplerince tekelleştirildiğinden yoksulların manevra alanı son derece sınırlandırılmıştır. Başka bir ifade ile yoksul ve güçsüzlerin koşul, olanak, ve potansiyeli de sermaye sahiplerinin eline geçmiştir. Bu yüzden İslam ekonomi sistemi, meşru da olsa aşırı zenginleşmeyi kısmen frenleyen, yoksulun potansiyel olanaklardan yoksun bırakılmasına karşılık zenginden alınıp yoksula verilmesini öngören zekat sistemini zorunlu görmektedir. Bölüşümde sağlanan bu kamu müdahalesi sınırsız olmayıp belli oranlar ve ölçüler içinde gerçekleştirilir. Bu, aynı zamanda iki sınıf arasındaki makasın fazlaca açılmasını önleyerek yoksulların potansiyel ekonomik alanlara dahil olmasını sağlayacaktır. Böylece bir yandan serbest ekonomi, özel mülkiyet ve zenginleşme korunurken diğer tarafta da potansiyel olarak yoksulun da bu sisteme entegre olmasını sağlamaktadır. Bu sistem, bir yandan ekonomik kalkınmayı sağlarken diğer tarafta kaynakların bölüşümüne de bir denge getirmektedir. İslam ekonomi modelinde kar ve zenginlik için israf yoluna gidilemez. Dünyanın lokal veya küresel kaynakları ihtiyaçtan fazla üretilemez ve ihtiyaçtan fazla tüketilemez. İhtiyaç fazlası üretim ve tüketimin reklam ve çeşitli araçlarla ihtiyaçmış gibi topluma arzı yapılamaz. Bu modelde bir ürününün aynı miktarda yine kendi cinsiyle değişimi sırasında satıcıya ilave bir hak, alıcıya da fazladan bir yükümlülük getirmemelidir. İslam ekonomi modelinde tekel niteliğindeki bir ürünün fiyatlandırılmasında kamunun fiyata müdahale etme hakkı bulunmaktadır. Ayrıca satıcılar, tüketicinin aleyhine ve satışa kapalı olan bir stoklamaya girişemezler.
Bütün ekonomik olaylar birbirini etkilerken aynı zamanda dünyadaki diğer bütün olaylar, ihtiyaçlar, insan tercihleri ve insan psikolojisi de ekonomik olayları etkilemektedir. Bu yüzden iktisadi ilkeleri belirlemek ve uzun vadeli öngörülerde bulunmak son derece zordur. Bütün iktisat teorileri ve bütün çabalara rağmen ihtiyaç, kaynak ve bölüşüm dengesi sağlanamamıştır. Bunun en önemli nedeni sermaye ve üretim araçlarını ellerinde bulunduranların aynı zamanda ekonomik kaynakları, ekonomik alanları ve ekonomik fırsatları da ele geçirmiş olmalarıdır. Güçlendikçe daha çok fırsata sahip olmak, zayıfladıkça daha çok fırsatlardan yoksun kalmak bir tarafın yolunu daha çok açarken diğer tarafın yollarını neredeyse tamamen kapatmaktadır. Böylece bir taraf daha az bir eforla daha çok kazanırken diğer taraf daha büyük bir eforla daha az kazanmaktadır. Bu da gelir ve servetin asimetrik dağılımına, asimetrik topaklanmalara ve bir taraf için umudun gittikçe yok olmasına yol açmaktadır. Dünya Ekonomik Forumu’nun yıllık toplantısından önce İngiliz Yardım Kuruluşu Oxfam’ın 2017 yılında yayımladığı "Önemseme Zamanı" başlıklı raporunda, dünyanın yüzde 1’ini oluşturan en zengin kesimin, 6,9 milyar kişiden 2 kat daha fazla zengin olduğunu belirtti. Bu korkunç bir tablodur.
Bu durum satrançta kazanılan her galibiyet karşılığında galip tarafın rakibinin her bir hamlesine karşılık ilave iki hamle hakkını elde etmesi gibi kazanma fırsatını birinden alıp diğerine aktarmaktadır. Böylece her bir yenilgi bir sonraki yenilgiyi kaçınılmaz kılarken aynı şekilde her bir galibiyet bir sonraki galibiyeti garanti etmektedir. Bu durumda ya çok kazananlar gelir ve servetinin belli bir kısmını belli bir oran dahilinde yoksullara vermeli, ya da yoksula kaybettirilen fırsatlar yeniden sağlanmalıdır. İkisi de aynı sonucu doğurur. Servet sahiplerinin yoksullara verecekleri pay; yardım ve bağış nitelikli değil yoksullara ait fırsatların kullanım bedeli olarak bizzat yoksulun hakkı şeklinde gerçekleşmelidir. Astronomik boyutlara varan asimetrik bölüşümün başka bir soruna sebep olmaksızın adil dengeye yaklaştırılmasında en etkin çözüm yoksula tanınacak böyle bir hak sahipliği olabilir. Bu, uzaklaşanın hızını yavaşlatıp yaklaşmaya çalışanın hızını artırarak aradaki makasın anormal düzeyde açılmasını engelleyecektir. Diğer tarafta yoksulun ömür boyu yoksul kalmasını önleyecektir.
Z. Abidin Toprak
Yorumlar
Bu yazıya henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.
Yorum Yaz
Diğer Yazılar
Z.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Her Şey Neden Vardır ?
23.01.2025
Evrenin nasıl var olduğu biliniyor ancak neden var olduğunun cevabı bilinmiyor. Yine evrenin nasıl işlediği biliniyor fakat neden böyle işlediği bilinmiyor. Nasıl sorus...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Evrenin Varlığından ve Yönetiminden Sorumlu 31 Toz Parçası
30.12.2024
Evrenimiz dört ana unsurdan oluşmaktadır. Bunlar uzay, zaman, madde ve enerjidir. Bu dört ana unsur...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Üst Akılsız
09.10.2024
Küresel veya lokal düzeyde konsolide edilmiş hiyerarşik üst akıllar bulunur. Bunlar, ortamın bütün koşullarını, belirledikleri hedefler doğrultusunda şekillendirmeye çalışırlar. Bunun için oyun, yanıltma, inandırma, inkar etme, yönlendirme, gizleme, ajite etme, kamuoyu oluşturma, tahrik etme, ayrıştırma,...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
bir uzaylı ile röportaj
14.08.2024
-Uzaydan baktığınızda sizce biz insanlar neden birbirimize acı çektirip birbirimizi öldürüyoruz? -Birincisi her zaman hak ettiklerinizden fazlasını almak istiyorsunuz. ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Üç temel sosyal formül
26.07.2024
Bütün din, mezhep, ideoloji, felsefe, dünya görüşü, kültür, yönetim, yaşam tarzı ve sosyal ilişkilerin doğru veya yanlış olduğunu test etmenin temel bir formülü vardır. Bu formül aynı zamanda birbirinden ne kadar farklı olursa olsun bütün ins...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Ağırlaşmak (Öykü)
23.07.2024
Genç kadın uzandığı çimlerin üstünde dalların arasında görünen gök yüzünün maviliğine bakıyordu. Sonra birden yere doğru çekilmekte olduğunu hissetti. Bedeni ağırlaşıyor ve çimlere daha çok basınç uyguluyordu. Gördüğü karmaşık rüyanın son kısmı böyleydi. Muhtemelen yere doğru çekilmenin etkisiyl...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Üç temel sosyal formül
19.07.2024
Bütün din, mezhep, ideoloji, felsefe, dünya görüşü, kültür, yönetim, yaşam tarzı ve sosyal ilişkilerin doğru veya yanlış olduğunu test etmenin temel bir formülü vardır. Bu formül aynı zamanda birbirinden ne kadar farklı olursa olsun bütün insanlara adil ve ortak bir zemin sunuyor. ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Dünyanın panoramik fotoğrafı
04.06.2024
...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
İnsan ilişkilerinde değer ıstırabı
31.05.2024
İnsan ilişkilerinde yaşanan önemli sorunlardan biri muhataba verilen değer ve bunun karşılığı konusudur. Hemen hemen herkes muhatabına verdiği değer ile bunun karşılığı olan sonuçtan rahatsızlığını dile getirir. Çoğu insan; ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Zamanın Yönü Tersine Döndürülebilir mi?
29.09.2023
Her madde ve enerji bütün veya parçalar halinde uzayda yolculuk yapar. Madde ve enerji parçalarının bu yolculukta ileriye, geriye, yukarıya, aşağıya, sağa, sola ve bunların arasında kalan bütün açılarda hareket etmeleri mümkündür. Hareketin tek bir yönü olmakla birlikte gidilen yönün tersine geri dönmek, herha...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Referanslar
25.09.2023
Referans; herhangi bir büyüklüğün miktarına kaynak, ölçü veya kıyas oluşturan başka bir büyüklüktür. Evrende bulunan her şeyin bir miktarı vardır. Bu miktarların ne kadar az, çok, büyük veya küçük, olduğu ancak başka bir referansa göre belirlenebilir. Hiçbir büyüklük tek baş...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Aşırı hızlardaki sükunet
23.07.2023
Maddelerdeki elektronlar saniyede 300 bin kilometreye yakın hızlarda hareket ediyor. Dünya, kendi ekseni etrafında saatte 1670 km, Güneş’in etrafında saatte 107.000 km hızla dönüyor. Güneş, kendi etrafında saatte 7.000 km, bütün gezegenleriyle birlikte bir sistem olarak Samanyolu Galaksisi’nin etraf...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
İstemediğimiz olayları hayatımızın geçmişinden silmemiz mümkün mü? (Zaman oyunları)
02.06.2023
Masanızdaki kâğıda kalemle derin bir çizgi çiziyorsunuz. Çizginin izi, kâğıdın altındaki deri kaplamada da çıkıyor, hatta aynı çizginin izi derinin altındaki ahşap yüzeye de geçiyor. Sonra kağıttaki çizgiyi siliyorsunuz, deriyi deforme eden çizik izini de düzeltip eski durumuna getiriyorsunuz, daha sonra da ahşap ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Schrödinger’in Kedisi
30.04.2023
Schrödinger’in kedisiGünümüz dünya insanlarının yaklaşık % 95’i Schrödinger’in kedisinin hayatı...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Pencerenizden içeri girenler
31.12.2022
Açık bıraktığınız pencerenizden evinizin içine soğuk, dolu, toz böcek, gürültü, fare veya hırsız girebilir. Bunlar evinizin içine girdiğinde sizin için dört seçenek belirecektir. Bunlardan biri;...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Maddenin ana taşıyıcı kolonları
21.12.2022
Bir binayı taşıyan ana güç, kolonlarıdır. Bu yüzden en sağlam olması gereken de yine kolonlardır. Bu güvence insan için son derece önemlidir. Ne var ki her şeye rağmen bütün madde ve cisimler görece kolaylıkla parçalanabilirler. Bunun tek istisnası ise atom çekirdeğidir. ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Şeytan diyor ki;
13.12.2022
...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Tuğla
11.11.2022
"Temeline harç olmak" ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Tanımsız
27.10.2022
Acıları yere gömmek vardı yeryüzünde mutlu kalmak İnsanlar gömüldü yere ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Görgüsüzlük
17.10.2022
...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Akıl ve acı
25.09.2022
George Floyd, ABD’nin beyaz polisi tarafından, diziyle boğazına 9 dakika boyunca bastırılmas...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
İyi bir kötülük türü yoktur
19.08.2022
En kötü kötülük iyi bir değer adına işlenen kötülüklerdir. Allah adına bir kötülük işlendiğinde iki seçenek aktive olmaya başlar. Ya insanlar Allah’a teslimiyet göstermeye devam edip o kötülüğü meşru görecek, destekleyecek ve Allah’ın rızasını kazanm...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Ücretsiz güzellik merkezi
02.08.2022
İnsanların çoğu genellikle dışına yatırım yapıyor. Dışa yapılan yatırım zamanla bozulur. İçe yapılan yatırım ise kalıcıdır. Şöyle bir güzellik merkezi düşünün: -Her türlü kötü ahlak güzelleştirilir. ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kadınlar ve erkekler
18.07.2022
...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kadife Kaplı Çöpler
17.06.2022
Evdeki halınızı severek almışsınız. Ama yorgan diye kimin üstünü o halıyla örterseniz üzerinden fırlatıp atacaktır. Buzdolabınız gayet güzeldir. Fakat içine ayakkabılarınızı koyarsanız kimse o dolabın kapısını açmayı istemez. Işıl ışıl parlayan güzel tencerenizi ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
İnsanlık hangi sonuca bağlanacak?
14.05.2022
Dünyanın yaşanmaz hale gelmesi halinde insan neslinin devam etmesini sağlamak için önerilen en güçlü çözüm, başka bir gezegene taşınmak olarak belirtiliyor. Ancak yakın çevremizde yaşamaya elverişli bir gezegen olmadığından en iyimser haliyle böyle bir gezegenin bizden yüz mily...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Çeşitlilik
24.03.2022
Çeşitlilik bir gereklilik midir, kaçınılmazlık mıdır, faydalı mıdır, zararlı mıdır ? Bu soruların yanıtını bilmeden çoğu defa çeşitliliği bir engel olarak görür...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Hızlı Zaman Endişesi
24.02.2022
Bir çocukla bir saatlik yolculuk yaptığınızda çocuk neredeyse her on dakikada bir size; "daha gelmedik mi" diye sorar. Başta yolculuğun bir saat süreceğini söylemiş olmanıza rağmen sık sık bu soruyla muhatap olursunuz. Siz çoğun sabırsızlığından, o da sizin sabrınızdan şikayet...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kuantum
25.01.2022
Kuantum fiziği veya kuantum mekaniği evreni “miktarlar” üzerinde açıklayan bir bilimdir. Buna nicem veya dalga mekaniği de denir. Kuanta, “miktar” demektir. Latince kökenli bu kelimenin orijinali kuantus, yani “ne büyüklükte ne kadar” anlamındadır. Do...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kuantum Belirsizlik İlkesi
24.12.2021
Werner Heisenberg ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Çift Yarık Deneyi (Young Deneyi)
30.11.2021
Çift yarık deneyi; fizik, optik ve kuantum fiziğine çok değerli katkılar sunmuş...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kuantum Dolanıklık
25.11.2021
Atom altı noktasal parçacıklardan her birinin diğeriyle aynı olan bir eş parçacığı vardır. Bunların birbirinden tek farkı biri hangi yöne doğru dönüyorsa eşi bunun tersi yönünde dö...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Yokluk
15.11.2021
Yokluk denince çoğumuzun aklına içinde hiçbir şeyin bulunmadığı boş bir alan, ya da boş ve karanlık bir ortam gelir. Halbuki boşluk ve alan uzaya ait uç boyutlu bir varlıktır ve içinde hiçbir şey olmasa da bu alanlar yokluk demek değildir. Bunu böyle algılamamızın nedeni yokluğu, ona yakın bir va...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kuantum Sıçraması
08.11.2021
Kuantum sıçraması kavramı, ilk defa 1913’te Danimarkalı fizikçi Niels Bohr tarafından kullanılarak bilim literatürüne girdi. Bu, aynı zamanda modern atom teorisiydi. Buna göre atom çeki...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Işığın Gizemli Dünyası
21.10.2021
...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kaçınılmazlık
13.09.2021
Kaçınılmazlık deneyden daha güçlü bir argümandır. Deney düzeneklerinde hesaba katılmayan küçük bir ayrıntı olabilir ve bu ayrıntı yüzünden deneyin sonucu farklı çıkabilir veya sonuç aynı olduğu halde neden farklı olabilir. Fakat kaçınılmazlık alternatifsiz seçenektir. Eğer 2+X = ? diye bir soru sorulursa hem X’in değeri için sonsuz s...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
SU
06.08.2021
Su, bir oksijen ve iki hidrojen elementinden oluşan kimyasal bir bileşiktir. Oksijenin yakıcı, hidrojenin de yanıcı olmasına karşın su yangın söndürücü bir özelliğe sahiptir. Tadı ve kokusu olmayan suyun rengi hafif mavidir. Bunun nedeni kırmızı dalga boylarındaki ışığı bir miktar emmesidir. Canlılar için su kaçınılmazdır. Bazı mikroo...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Büyüklük ve Küçüklüğü Tasarlamak
26.07.2021
Bir gün evinizin kapısını açıp içeri girdiğinizde evdeki eşyanın, olduğundan daha büyük veya daha küçük olduğunu görürseniz ne düşünürsünüz? Söz gelimi masanızdaki 30 santimetrelik cetvelin 3 metre kadar uzadığını, çamaşır makinanızın kibrit ku...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Algı Ötesi Tek Yönlülük
28.06.2021
Tabiatta çok değerli ve bir o kadar da cazip sırlar bulunmaktadır. Bu sırlar bazen algılarımıza sığmayan, bazen çok ilginç, bazen de evren içinde...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Canlılık
31.05.2021
Eğer bir gün yürürken yol kenarında bulunan bir kaya parçasının kımıldadığını, hareket edip yürüdüğünü, sonra size dönüp gülümsediğini ve “gel” diye seslendiğini görürseniz, ya küçük dilinizi yutar ya da tabana kuvvet d...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Mesafeler
29.04.2021
Mesafe nedir, mesafeler olmasaydı bütün her şey nasıl görünecekti, bilinen en uzun ve en kısa mesafe hangileridir, bunların arasındaki oransal ortalama ne kadardır? Bu mesa...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Her Şey Ne Kadardır? (Evrenin Miktarı)
30.03.2021
Evren beş ana varlıktan oluşuyor. Bunlar; uzay, zaman, madde, enerji ve bilgidir. Evren 13.8 milyar yıl önce Big-Bang (Büyük Patlama) ile bir sıfır hacim içinde (yoktan) var edildi. Bu olay en b...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kara Delikler
18.03.2021
Kara delikler birer maddedir. Kara delikleri anlamak için öncelikle maddenin nasıl oluştuğu, nasıl topaklandığı ve kütle çekim kuvvetinin uzay ve zamanı nasıl deforme ettiğini bilmek gerekiyor. Kütlesi olan her varlık kütle çekim...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Zamanda Yolculuk Yapılabilir mi?
17.02.2021
Aslında ışık ve ışık hızında yol alan enerji parçacıkları hariç diğer her şey zamanda yolculuk yaparlar. Yolculuk denince çoğu insan bunu uzayda yapılan yolculuk olarak anlıyor. Teorik olarak yolculuk uzayda, zamanda ve ikisinde olmak üzere üç şekilde yapılabilir. Uzay veya zamanın iki noktası arasında alınan mesafeye yolculuk d...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Onu nasıl hayal etmek isterdiniz?
13.01.2021
Sevdiğiniz bir insanı nasıl hayal etmek istersiniz? Fiziğini, giyimini, yaşını, karekterini, eylem, düşünce ve yaklaşımlarını nasıl tasvir edersiniz? Sözgelimi onu kusursuz görebilir veya ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Adalet mi, İyilik mi?
27.11.2020
Adalet kavramı iyilik veya kötülük kavramlarından daha farklı bir durumu ifade eder. Adalet; iyilikte de kötülükte de eşit fırsatlara sahip olmayı ifade eder. Yüce Alla...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Her Şeyin Teorisi (Sicim Kuramı)
23.11.2020
Her şey ne demektir? Her şey bir şeyden mi yaratıldı ? Eğer böyleyse madde, enerji, zaman,...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Zaman, son yıllarda gerçekten hızla akıp gidiyor mu?
20.11.2020
Zaman, son yıllarda gerçekten hızla akıp gidiyor mu? ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Bu Akşam Her Şey Büyüyecek
16.11.2020
Bir pazar sabahı koltuğunuza yan uzanmış sehpadan kahvenizi yudumluyorsunuz. Ancak birazdan sıra dışı bir olay gerçekleşecek. Elinizi tekrar fincana uzattığınızda fincanınızın bir tas kadar büyüdüğünü göreceksiniz. Büyük bir şaşkınlıkla elinizi çekip fincana odaklanacaksınız. Şaşkınlığınız her saniye artmaktadır, çünkü fincan her saniye düzenli ...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kadını ve Erkeği Tasarlamak
02.11.2020
Bir erkek için kadın ne kadar caziptir? Aynı şekilde bir kadın için erkek ne kadar caziptir? Her bir soruyu muhatabına sormak daha anlamlıdır. Henüz yaratılmazdan önce erkek-dişi veya kadın ve erkek gibi iki cazip cinsiyet kimin aklına gelebilirdi? Kim bunları tasarlayıp h...
Devamını GörZ.ABİDİN TOPRAK (DİYARBAKIR ’DAN YAZIYOR )
Kapılardaki Yazı
30.10.2020
Adam hayretler içindeydi. Alacaklı olduğu herkes onar dakika arayla kendisine borcunu ödemeye geliyordu. Borçluların başına saksı mı düşmüştü, yoksa gece hep beraber rüya mı görmüşlerdi? Hiçbir umudu kalmamışken bir anda iflastan kurtulmuş ve tekrar eski zenginliğine kavuşmuştu. Art...
Devamını Gör
-
AŞIK MAHCUBİ' IN MUTLU GÜNÜ ...
AŞIK MAHCUBİ'MUTLU GÜNÜ Kilisli aşık mahcubi oğlu fatih classis ga ...
-
Gezitayfa.com Sitesini İncelediniz mi ...
Seyahat etmek, yeni yerler keşfetmek ve farklı kültürleri tanımak her zaman insa ...
-
GAZiANTEP WEB TASARIM ...
Gaziantep Web Tasarım firması Nimbus Yazılım hızlı hizmet anlayışı ile ön plana ...
- Süleyman Toptaş >>> İDEAL LİDERLİK
- Mert aslan >>> Tanımsız Ahaliyiz...
- İhsan Demir >>> GAZETECİ VE SİYASETÇİ BİLAL HELVACIDAN 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI MESAJI
- İhsan Demir >>> GAZETECİ VE SİYASETÇİ BİLAL HELVACIDAN 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI MESAJI
Yazarlarımız
Haberler

Prof. Dr. Yasin Pişgin, Maneviyatın Rehb ... 22/03/2025
...

BÜYÜKŞEHİR RAMAZAN SOKAĞI’NDA ALANINDA Ö ... 22/03/2025
...
GAZİANTEP ŞEHİR TİYATROSU TOTEM FELSEFE ... 22/03/2025
...

Reflü Hastaları, İftarda Hızlı Yemek Tü ... 22/03/2025
...

22 Mart Dünya Su Günü Yarının suyunu bu ... 22/03/2025
...

BAŞKAN ALTAY’DAN 22 MART DÜNYA SU GÜNÜ’N ... 22/03/2025
...

Başkan Tugay’ın başlattığı ağaçlandırma ... 22/03/2025
...
GAZİANTEP BÜYÜKŞEHİR, TÜM BİRİMLERİYLE Ç ... 22/03/2025
...

Oyuncu, Sunucu Zuhal Topal kimdir? ... 22/03/2025
...

Muğla İl Millî Eğitim Ailesi İftar Sofra ... 21/03/2025
Muğla İl Millî Eğitim Müdürlüğü, Ramazan ayının ma ...